Emdr Nedir ?
EMDR terapi (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) veya Türkçe adı ile “Göz Hareketleri İle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme Terapisi” bireylerin kötü, rahatsız edici yaşam deneyimlerinin sonucunda ortaya çıkmış olan rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan psikoterapi yöntemidir.
Kötü yaşanmışlıkların ardından ortaya çıkan duygusal sorunlar ve düşünsel ve davranışsal problemlerin iyileştirilmesinde etkili bir terapi yöntemi olan EMDR terapi, bireylerin gözleri sağa ve sola hareket ettirmesi sonucunda beynin iki yarımküresinin uyarılmasını temel almaktadır. Göz hareketleriyle iki yarımkürenin uyarılması sonucunda bireylerdeki rahatsızlık veren duygu, düşünce ve davranış şekilleri üzerine yoğunlaşmak mümkün olmaktadır. EMDR terapi ile rahatsızlıkların, sorun yaratan duygu, düşünce ve davranışların ortadan kaldırılması mümkündür.
EMDR terapi, zihinde yer edinmiş olan kötü anıların, yaşanmışlıklara ait bilgilerin yeniden işlenmesine yol açmaktadır. Böylece bireylerdeki kötü ve rahatsızlık verici anıların ne olduğu saptanarak, bu anıların yol açtığı rahatsızlıkların ne olduğu, neden olduğu belirlenmekte ve bilgiler yeniden işlenerek kötü anıların değiştirilmesi mümkün olmaktadır. EMDR terapide, bireylerin sahip olduğu rahatsızlıkların, sorunlu duyguların ve düşüncelerin, geçmişte yaşanan kötü anılardan kaynaklandığını savunulmakta ve bu anıların değiştirilmesi ile rahatsızlıkların giderilebileceğini belirtilmektedir.
EMDR Nasıl Geliştirildi?
EMDR terapi, 1987 yılında Amerikalı psikolog Dr. Francine Shapiro’nun göz hareketlerinin rahatsızlık veren düşüncelerin etkisini azaltabileceği tesadüf eseri keşfetmesi ile ortaya çıkmıştır. Shapiro, tesadüfen keşfettiği bu bilgiyi geçmişte travmatik olaylar yaşamış kişiler üzerinde incelemiş ve başarıya ulaştığını gördükten sonra bilimsel çalışmalarını yayınlamıştır. EMDR terapi, ortaya çıkışının ardından araştırmacılar ve terapistlerce geliştirilerek bugünkü formuna ve işlevine kavuşmuştur. Günümüzde ise EMDR terapi, pek çok farklı terapi ekollerinin içinde barındıran etkili bir terapi yöntemi olarak dünyanın her yerinde kullanılmaktadır.
EMDR Terapinin Temeli Nedir?
EMDR terapinin nasıl işlediğini anlayabilmek için öncelikle EMDR terapinin temelini oluşturan “Adaptif Bilgi İşleme” modeline göre beyinde bilgilerin nasıl işlendiği ve depolandığını kavramak gerekmektedir. Bu modele göre bireylerin yaşadığı her yeni deneyimde beyin bilgiyi işleyerek kullanılabilecek hale getirmektedir. Bu deneyimlerle beyne giriş yapan duygu, düşünce, ses, koku gibi bilgiler beyinde işlenmekte ve anı ağlarına bağlanarak beyin içerisinde bütünleşmektedir. Böylece bu deneyimlerle ilgili öğrenme gerçekleşmektedir. Beyinde işlevsel hale getirilen ve öğrenilen bilgiler, gelecekte herhangi bir anda kullanılmak üzere beyinde depolanmaktadır.
Adaptif Bilgi İşleme Modeline göre, bireylerin yaşadığı travmatik olaylar beyinde bilgi işleme süreci doğru işlememektedir. Travmatik deneyimler sonucunda elde edilen bilgiler beyinde işlenerek kullanılır hale getirilemez ve beyin içerisindeki anı ağlarına dahil edilemez. Bu bilgiler anı ağlarına bağlanamadığı ve anlamlandırılamadığı için öğrenme gerçekleştirilemez. Travmatik deneyimlere ait bilgiler duygu, düşünce, ses, koku, duyum halinde ilk alındığı şekliyle depolanmış olur. Bu da sağlıksız sonuçlar ortaya çıkararak, psikolojik problemlere yol açmaktadır. Travmatik olaylardan edinilen ve ilk günkü şekliyle korunan bilgiler, bireylerin yaşadığı bir durum ile tetiklenirse bireyler yaşadıkları kötü anı yeniden yaşamış gibi olurlar.
EMDR Terapi Nasıl İşler?
EMDR terapide danışanlara çift yönlü uyarım verilerek zihinde yer alan kötü anılara ulaşılmaya çalışılır. Verilen çift yönlü uyaranlar göz hareketleri, kulaktan sesli uyaran veya dokunsal uyaran şeklinde verilebilir. Uyaran verme işlemi terapinin temelini oluşturmaktadır. Beyne verilen bu uyaranlar sayesinde beynin iki yarımküresi arasında bir geçiş sağlanmış olur ve kötü deneyimler sonucunda beyinde yer edinen anılara çok daha kolay bir şekilde ulaşılır. Kötü anılara ulaşma işleminden sonra ise bu anılar yerine olumlu olanların konulması işlemi gerçekleşir. Böylece bireylerin kendilerini güvende hissettikleri ve güçlü olduklarını düşündükleri bilgilere ortaya çıkmış olacaktır.
EMDR terapisi nasıl uygulanır?
EMDR terapi, danışanların bilinci açıkken uygulanan bir terapi yöntemidir. Terapi sürecindeki ilk aşama bireylerin olumsuz izler taşıyan bir anıyı zihninde canlandırması ve çift yönlü uyaran verilmesidir. Bu uyaranlar, gözleri sağa sola hareket ettirerek, kulaklıkla ses verilerek veya danışanların ellerine titreşim verilerek dokunma şeklinde gönderilmektedir. Zihinde canlandırılan anı ve verilen uyaranlarla birlikte bireylerin hangi duyguları hissettiği üzerine yoğunlaşılır. Bu aşamadan sonraki adım, anıların yeniden işlenerek yerine olumlu bilgilerin konulmasıdır. Böylece bireylerin rahatsızlıkları tedavi edilmiş olur ve gelecekte bu rahatsızlıklar ile ilgi sorun yaşamaları engellenir.
EMDR Terapi Aşamaları
EMDR terapi uygulanırken belirli aşamalardan geçilmektedir. Bunlar danışan geçmişinin sorgulanması, terapiye hazırlık aşaması, değerlendirme aşaması, duyarsızlaştırma, yerleştirme aşaması, beden tarama, kapanış ve yeniden değerlendirmedir.
-
- Danışan geçmişinin sorgulanması: Terapinin ilk aşaması olan danışan geçmişinin sorgulanmasında, danışanların sorunlarının kaynağı ve terapi sürecinin ardından gelecek hedefler belirlenmekte ve terapist tarafından bir terapi planı oluşturulmaktadır.
-
- Hazırlık: Bu aşamada danışanlar terapi hakkında bilgilendirilir ve terapi aşamalarının ne olduğu danışanlara aktarılır. Böylece danışan terapi sürecine hazır hale getirilir.
- Değerlendirme: Değerlendirme aşamasında, terapist danışanın hedef anısı ile ilgili inancının, hislerinin ne olduğunu belirlemeye ve bu anıyı pozitife çevirme konusundaki arzusunu anlamaya çalışır.
-
- Duyarsızlaştırma: Bu aşamada ilk olarak danışan travmatik anı üzerine yoğunlaşır ve o anı ile ilgili düşüncelerini ve hislerini ortaya koyar. Daha sonrasında ise danışan bu anının zihnine ve bedenine ne yaptığını fark eder ve zihnini serbest bırakır. Tüm bunlar olurken terapist parmağı danışanın hareketlerini kontrol eder, danışan gözleri ile terapisti takip eder. Böylece zihnin her iki yarımküresi de harekete geçmiş olur.
Duyarsızlaştırma aşamasına kadar olan işlemler anıların kişiler üzerindeki etkisi hafifleyinceye ve anı ile ilgili daha pozitif düşünceler ortaya çıkana kadar aynı şekilde devam eder. Danışan bu seanslarda terapist tarafından yönlendirilir, terapist burada yol gösterici konumdadır. Terapi süreci bundan sonra yeniden yapılandırma aşamaları ile devam eder.
- Duyarsızlaştırma: Bu aşamada ilk olarak danışan travmatik anı üzerine yoğunlaşır ve o anı ile ilgili düşüncelerini ve hislerini ortaya koyar. Daha sonrasında ise danışan bu anının zihnine ve bedenine ne yaptığını fark eder ve zihnini serbest bırakır. Tüm bunlar olurken terapist parmağı danışanın hareketlerini kontrol eder, danışan gözleri ile terapisti takip eder. Böylece zihnin her iki yarımküresi de harekete geçmiş olur.
-
- Yerleştirme: Danışanların anılar üzerinde oluşan pozitif düşüncelerinin, inançlarının pekişmesi amacıyla yerleştirme çalışması uygulanır.
-
- Beden tarama: Beden taranması, danışanın terapi süreci devam ederken anı ile ilgili rahatsızlık duyduğu bir şey olup olmadığını kontrol etmek amacı ile yapılır.
-
- Kapanış: Bu aşamada terapist danışana terapi süreci ile ilgili geribildirim verir. Danışanın rahatlayabilmesi için bazı teknikleri üzerinde durulur ve uygulanır. Terapist danışana tedavi sürecinin ardından neler olacağını açıklar ve olabilecek tepkileri ile ilgili notlar alarak geribildirim vermesini ister.
-
- Yeniden değerlendirme: Yeniden değerlendirme tedavi sürecinin amacına ulaşıp ulaşmadığını kontrol etmek amacı ile uygulanmaktadır. Terapist danışandan aldığı notları ile ilgili geribildirim vermesini ister ve bunları değerlendir. Değerlendirme sürecinin ardından olumsuz sonuçlar ortaya çıkmaya devam ediyorsa terapiye devam edilir. Olumlu sonuçlar elde edilmişse başka anılar üzerinde çalışılmaya devam edilir.
Terapi aşamaları bittiğinde geçmişte yaşanmış travmatik anıların bugünkü duygu, düşünce ve davranışlar üzerindeki etkisi büyük oranda kaybolmaktadır. Yeniden değerlendirme aşaması ile de bu değişimin kalıcı olup olmadığı kontrol edilmiş ve değişim pekiştirilmiş olur. Böylece terapi sürecinin gelecek ile ilgili olan kısmına adım atılır. Gelecek ile ilgili kısımda bireylerin travmatik anıları sonucunda verdiği olumsuz tepkiler olumluya çevrilir.
Bu aşamada terapist danışana arzuladığı davranış ve duyguları belirlemesini söyler ve belirlenen bu duygu ve düşüncelerin içerildiği senaryolar oluşturulur. Danışan oluşturulan senaryoları zihninde yaşar ve bu senaryolarla ilgili bir sorun olup olmadığına karar verilir. Sorun yok ise danışan olumsuz davranışlara yol açan anılarla baş etmeye hazır hale gelmiş demektir. Sorun var ise bu sorunların giderilmesi ve yeni bilgilerin kazandırılması üzerine çalışılır.
EMDR ne kadar sürede uygulanır?
EMDR terapinin kaç seans süreceği danışana ve yaşadığı rahatsızlığın ne boyutta olduğu, bu rahatsızlığa sebep olan travmatik anıların boyutu gibi değişkenlere bağlı olarak değişmektedir. EMDR terapi bazı durumlarda çok kısa sürede etkisini gösterebilirken, danışanların yaşadıklarına bağlı olarak bazı durumlarda çok daha uzun sürmektedir. Bu terapi yönteminde bazen tek bir seansta dahi aşama kaydedilebilmektedir.
EMDR terapi için önerilen minimum 3 seansın yapılmasıdır. Bunun nedeni danışanların duygu ve düşüncelerinin 3 seansta çözülerek, işlenmesinin daha sağlıklı olduğudur. EMDR terapi, daha zorlu rahatsızlıklara sahip danışanlarda 8-10 seansa kadar sürebilmektedir. Depresyon gibi yoğun bir terapi süreci gerektiren rahatsızlıklarda ise terapi sayısı 20’ye kadar çıkabilmektedir.
EMDR Terapi Kimlere Uygulanır?
EMDR terapi, her yaştan ve her cinsiyetten birey için uygun bir terapi yöntemidir. Bunun yanı sıra EMDR terapinin çocuklara uygulanabilmesi için, terapi eğitimini özellikle çocuklar üzerinde uygulamak için almış terapistlerin bu uygulamayı yapması gerekmektedir.
EMDR terapi, pek çok psikolojik ve psikosomatik rahatsızlığın tedavisinde kullanılabilmektedir. Bu rahatsızlıklar şöyledir;
- Kaygı bozuklukları
- Fobiler
- Taciz, tecavüz, ölüm, işkence, kaza gibi olaylar sonucunda yaşanan stres bozukluğu
- Depresyon
- Cinsel işlev bozukluğu
- Yeme bozukluğu
- Uyku bozukluğu
- Fibromiyalji
- Migren
- Kronik ağrılar
- Performans kaygısı
- Stres
EMDR Terapi Sonrasında Yaşanan Rahatsızlıkların Tekrar Etme İhtimali Var Mıdır?
EMDR terapide bireylerin travmatik olaylar sonucunda zihinlerinde aynı şekilde yer edinen anılar üzerinde çalışılır. Amaç bu anıların yarattığı olumsuz etkinin, psikolojik sorunların giderilmesidir. EMDR terapi yaşanılan kötü olayların unutulması için kullanılmaz. EMDR terapi de birey anıları hatırlar ancak daha önce olduğu gibi bu anılardan olumsuz etkilenmez ve büyük, sorunlu tepkiler göstermez. Bu sebeple EMDR terapi sonrasında anılar üzerindeki olumsuz tepkilerin tekrar ortaya çıkmayacağını söylemek mümkündür.